SUSKUN
Ben kırılıyordum camlarda
Narin saçlarınsa uçardı med-cezir kaldırımlarında
Yangın hüzünlü fakat avare gölgeler arar
Kırık bir kalp ihanet eder gül kuruyup kalınca
Pervaneler mum ararken
Ben yorgun musibetlerin sancısını çekerim
İçimde esmer sevdalara marş okutulur
İshakkuşları dallara konunca
Sarhoş hançerler elbet paslanacak
Tabutlar denize bırakılırken
Ruhum buruk sultanların postunu alacak
Usandım bahar gözlü uçurumlardan
Yolum hep suçlu, dudaklarım suskun