23 Nisan 2015 Perşembe

Mert YAVUZ

SUSKUN

Yaşlandığımı hissedebiliyorum. Bilmiyorum belki de hayatın verdiği yorgunluğu yaşlanmak gibi nitelendiriyorumdur.
 Etrafımda o kadar çok insan varken  hepsi dertlerimi dinlemeye hazırken, benim içime kapanıp her şeyi kendi ruhuma yüklemek garibime gidiyor. Bazen hepsini bir kenara bırakıp tüm içimde birikenleri anlatmak istiyorum.
 Beceremiyorum.
 İçimde fırtınalar koparken onları bir başkasına söylemeyi yediremiyorum kendime. Ve hiçbir zaman içimdeki dertleri bir başkasına anlatamayacağım. Bu yüzden yazıyorum. İçimdekilerin yavaş yavaş beni öldürmemesi için.
 Hayır, anlatsam bile kimsenin hazır olmadığını görmek beni daha da üzüyor.
 Kimse bilmiyor ki o etrafına komiklik, mutluluk saçan insanın aslında bir dert abidesi olduğunu. En iyisi bütün bildiklerimi, yaşadıklarımı kağıtlara dökmek. Böyle yaptıkça duygularımdan arınıyorum. Artık ağlamıyorum. Üzülsem mi sevinsem mi bilmiyorum. Belki en iyisi böyle yaşamaya devam etmektir. Her şeye alışıp göğüs germektir.
 Etrafımdaki insanların mutluluklarını görüp onları izlemekten başka bir şey yapamayacağımı anlamam gerekir. Belki de en iyisi susmaktır. Susup yaşadığın her şeyi kendinle düşünüp sonuçlar ortaya koymaktır. Ben bunu yapıyorum.
 SUSUYORUM.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder